Takip Et

18 Ocak 2012 Çarşamba

Hani istemiyordunuz?


Yılların takımı,büyük bir camia olan GS nin,kulüp tarihine ve camiasına yakışmayan  yöneticilerinin Amrabat transferinde istedikleri sonucu beklerken gerçekleşmemesi hesapları alt üst etmiş gibi görünüyor. Daha önce "artık biz gitmeyeceğiz,Kayserispor satmak istiyorsa bize gelir" diye açıklama yapanlar şimdilerde "Nooolur bize satın" demeye başladılar. Bakınız kanıtları da burada.

  http://haber.gazetevatan.com/ali-durustten-amrabat-aciklamasi/419476/1/Gundem

Haberin içeriğinin özeti şu şekilde: 

Galatasaray'ın Amrabat için herhangi bir girişiminin olmayacağını belirten Dürüst, "Kısa süre içerisinde bu transfer süreci hakkında bir açıklama yaptık ve nasıl, kimlerle görüşmelerde bulunduğumuzu dile getirdik. Ancak Kayserispor oyuncusunu satmak istemiyor. Bizim de artık bu konuda bir talebimiz olmayacak. Ara transfer döneminde Amrabat için Kayserispor ile görüşmeyeceğiz ancak Kayserispor bize 'Amrabat'ı satmak istiyoruz der ve kapımızı çalarsa bu konudaki teklifimizi ileteceğiz. Ancak şu anda bu konuda bir talebimiz yok ve olmayacak da" dedi.


http://www.radyospor.com/News.aspx?ID=153549

Bu haberinde özeti şöyle

Radyospor'dan Özgür Sancar'ın edindiği bilgiye göre Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi Abdürrahim Albayrak'la Kayserispor Genel Menajeri Süleyman Hurma arasında yapılan görüşmeden olumlu sonuç çıkmadı.

Ambrabat'ın transferi konusunda Galatasaray'ın talebini yinelemesine karşın, Hurma ve Kayserispor yönetiminin fikrinin değişmediği öğrenildi. 


--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Atalar ne demiş "Büyük lokma ye,büyük söz söyleme"

Muzaffer ŞAHİN



17 Ocak 2012 Salı

Aynı nakarat.

 
  Dün akşam oynanan G.Antep maçını sanki daha önceden izlemiş gibiydim. Sahada ki her şey aynı, ruh yok,mücadele yok....Performansı sürekli tartışılan oyuncuları yine sahada görmek zaten taraftar olarak maça 1-0 yenik başlamak gibi bir durum oluyor artık. Aslına bakarsanız stada giderken bile "muhtemelen aynı takım kurgusu ile sahaya çıkarız,aynı şeyleri yaşarız,en iyi ihtimal beraberlik" diyordum. Çünkü haftalardır oynanan kötü futbol ve Şota'nın kenardan oyuna müdahale edememesi ve bazı oyuncularda ki ısrarı beni ve diğer Kayserispor taraftarlarını  bu düşüncelere sevk etmeye yetiyordu zaten.

  Maça iyi başlamamıza rağmen takımda ki son vuruş beceriksizliği ve topu sürekli Gökhan Ünal'a aktarma gibi gereksiz düşüncelerden dolayı ilk yarı sadece bir gol atabildik. Nitekim kaleci öne çıktığında Sefa eğer topu G.Ünal'a aktarmak yerine kendisi kullanmış olsaydı daha farklı olacaktı. Maç içinde bu ve bunun gibi bir çok pozisyon yaşandı. Özellikle Abdullah'ın boş kaleye topu gönderememesinden çok topa vuramama becerisi daha çok tartışılır.
  Maçın ikinci yarısı gereksiz bir şekilde skoru koruma çabasına girince golün gelmesi de kaçınılmaz oldu. Nitekim ikinci yarının başlamasıyla birlikte G:Antep'i kendi sahamızda kabullendik ve gol yine daha önceki maçlarda olduğu gibi teşbihte hata olmaz "bağıra bağıra" geldi.


  Asıl mesele bundan sonra başladı bize göre. Şota'nın oyuna nasıl müdahale edemediğini izlemek,galibiyet için sahada ki beceriksiz 3-5 futbolcunun eline bakmak,en azından Ankaragücü A2 takımının yaptığı canla başla mücadele örneğini görmemek taraftar olarak bizleri kahretti. Hele hele neredeyse3-4 dk. top G.Antep oyuncularında gezinmesi ve bunu engelleyememek tuz biber oldu bu acıya. İlk değişiklik bana göre "bu takıma boş yere alınan" Biseswar'ın sakatlanmasıyla oldu. Boş yere diyorum çünkü o adamın oynayabileceği bir forvet yok. Zorunlu değişiklikten sonra "acaba ne zaman gol atma isteği olur da kenardan Kujovic girer diye beklerken 85.Dk. da bir forvet alıp diğer forveti sahaya sürmek bana göre hiç bir mantık içermiyor. Kendi evinde haftalardır puana hasret bir taraftar varken 85.dk. da oyuna forvet almak ne kadar mantıklı acaba? Dakika 90,takım hucuma kalkıyor ve ileride sadece 3 oyuncumuz var,8 G.Antepli oyuncu arasında. Bu olaylarda bizim ne kadar mantıklı ve sistemli oynadığımızın bir göstergesidir.
  Maç sonu açıklamalar bana çok absürt geldi. Şota,maçı kazanmak istiyorduk diyor ama sayın hocam "sıktın artık be" 85. Dk kadar bizim kenardan gördüğümüzü sen göremiyor musun? Takımın kazanması için "bana göre" çift forvete dönerek rakip defansa baskı kurmak gerekiyorken sen 85. dk. da işe yaramasa da Gökhan Ünal'ı alıyorsun kenara. Maçı kazandıran bazen taktiksel değişikliklerdir ama sen bu değişiklik hakkını hep 80.dk dan sonra yapıyorsun. Tamam elinde iyi bir kadro olmayabilir ama sende adamlarına göre sistem yaratırsın. Bence en önemlisi,eğer transfer döneminde bu takımın iskeletini sen yapamıyorsan yada yaptırmıyorlarsa bırak git boyun eğme kimseye.
  Uzun lafın kısası,her sene söylenen saçmalığın söylenmesine çok az kaldı "Artık bu sezon yapacak bir şey yok,gelecek yılın kadrosunu kurmaya başladık"  Bunu dediğiniz gün yüzünüzün yırtıldığı gündür benim için.

Muzaffer ŞAHİN
muzaffer@kayserispor.org